Son zamanlarda maalesef ki gündemde olan bu konuyu daha çok tartışır olduk. Daha doğrusu acı olaylar, iğrenç olaylar, art arda yaşanmaya devam ettiği için tartışmalar da bu yönde ilerliyor.

Bu noktada dikkat çekmek lazım gelen durumlar olduğunu düşünüyorum. Öncelikle tabi ki hemfikir olduğumuz bir şey var ki çocuklarımıza susmamayı öğreteceğiz! Onlar haklarını bilecekler, ve onlara güven duygusunu aşılayacağız. Tamam doğru, tamam yapalım ama yöntemlerimiz konusunda iki kere düşünüp bir kere harekete geçmek gerektiğini unutmamalıyız. Bu işin handikaplarını da iyi düşünmek lazım.

Sosyal medyada özellikle birçok paylaşım “ çocukları alın karşınıza şöyle söyleyin böyle söyleyin” vs vs... tavsiyeleri ile dolup taşıyor.

Söyleyelim elbet , ne gerekiyorsa yapalım elbet ama ya doğru yöntemleri, doğru cümleleri seçemezsek?

Zaten zor bir dönemden geçtiğimiz şu günlerde bir de evlatları korumak adına yapacağımız şeyler onların minik ruhlarında derin yaralar açarsa?

Bu nesil bu ruh haliyle büyümek zorunda kalınca toplum daha büyük yaralar almayacak mı?

Peki Ne Yapmalı ?

Tabi ki her şeyden önce uzmanları dinleyeceğiz.

Çoğu görüş çocuklarla yapılacak konuşmaların çok dikkatli kelimelerle yapılması, bu konuşmayı sık sık tekrarlamamak gerektiği ve bir ya da iki kere anlaşılır bir şekilde bu konuşmayı yapmayı öneriyor. Her dakika bu konuyu konuşmaya çalışarak o masum yüreklere bu korku ve panik duygusu aşılanırsa minik omuzlar bu yükü kaldıramaz.

Onları korumak adına bu ağır yükler altında ezmeye de hakkımız yok, üstelik bu yükleri bu iğrençlikleri kocaman insanlar olarak bizler bile kaldıramazken...

Diğer bir konu da şu ki; çocuklar haklarını savunmak konusunda susarlar. Haliyle bu hakları bizler savunacağız, hukuki anlamda onların hak arayışına bizler girişeceğiz. Yani bu bakımdan çocuklar susacak ama bizler susmayacağız, onları korumak için tüm hukuk yollarına başvuracağız, bilinçleneceğiz, okuyacağız, uzmanlara danışacağız.

Elimizden ne geliyorsa yapacağız.

Buna mecburuz.

Bu hastalıklı ruhlara minicik yürekleri ve gelecek nesilleri harcatmayacağız.

Bu konuda herkes üzerine düşen her şeyi yapmak zorunda.

Atatürk’ ün Türkiye Cumhuriyeti dünyada bu iğrençliklerle anılmayı hak etmiyor; bilimle, teknolojiyle, sanatla, sporla dünya bizi tanımalı!

Biz böyle bir millet değiliz!

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Duygu Soysal Öztürk 5 yıl önce

Çookkk mutsuzum doğum yaptım 6 aylik oldukk emzirmiyorum 1.76 boyunda ve 110 kiloyum. Atıcam kendimi

Misafir Avatar
Eda Karadağ 5 yıl önce @Duygu Soysal Öztürk

Üzülmeyin... Şu anda yolunuz çok uzun ve çok zor görünüyordur gözünüze ama içinizdeki gücü bulmaya çalışın lütfen. Ve unutmayın; ''En uzun yolculuklar bile bir adımla başlar''

Beğenmedim! (0)