Babacan: İlk Çeyrekte Yüzde 4.4'lük Büyüme Gerçekleşti

BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nin (TSPB) 15. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı'na katıldı. Babacan, "17 Aralık Operasyonu'ndan sonra uluslararası ve ulusal basının yazdıklarına...

Babacan: İlk Çeyrekte Yüzde 4.4'lük Büyüme Gerçekleşti

BAŞBAKAN Yardımcısı Ali Babacan, Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nin (TSPB) 15. Olağanüstü Genel Kurul Toplantısı'na katıldı. Babacan, "17 Aralık Operasyonu'ndan sonra uluslararası ve ulusal basının yazdıklarına bakarsanız zannedersiniz ki 'Türkiye'de herşey durdu'. Hamdolsun 2014'ün ilk çeyreğinden yüzde 4,4'lük büyüme gerçekleşti" diye konuştu.

Beyoğlu The Marmara Otel'de gerçekleştirilen genel kurula Babacan'ın yanı sıra, TSPB Başkanı Attila Köksal, Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan, Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş, Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu Başkanı Mukim Öztekin ile genel kurul üyeleri katıldı. Genel kurulda konuşan bakan Babacan, geçen yıl çıkarılan yeni sermaye piyasası kanunu ile TSPB'nin çok daha geniş ve temsil gücü yüksek bir aile haline geldiğini söyledi. Babacan, başta aracı kuruluşlar ile bankalar, portföy yönetim şirketleri, yatırım ortaklıkları gibi sermaye piyasalarının önemli kuruluşlarının birlik çatısı altında temsil edildiğini ifade ederek, "TSPB, bundan sonra sermaye piyasalarımızın geldiği bu yeni aşamada ve değişen koşullarda zenginleşmiş yapısıyla çok daha güçlü temsil yapısıyla daha başarılı çalışmalar yapacaktır" dedi.

"RİSKLER VE FIRSATLAR SIHHATLİ DEĞERLENDİRİLMELİ"
Babacan, konuşmasında 2008 yılındaki küresel krizin ABD ve Avrupa'daki etkilerini değerlendirdi. Dünyanın içinde bulunduğu ekonomik ve finansal durumu sıhhatli bir şekilde değerlendirmek gerektiğinin altını çizen Babacan, "Türkiye olarak ne yapmamız gerektiği, hangi alanlara yoğunlaşmamız gerektiği ya da nerede riskler var nerede fırsatlar var, bunları değerlendirmemiz açısından son derece önemli. Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafya git gide zorlaşıyor. Bundan 12 sene öncesinin bölgesel konjonktürü ile bugünün konjonktürü maalesef farklı. Daha zor koşullarda iş, üretim, kalkınmasını ve büyümesini sürdürebilmektedir" diye konuştu.

"AVRUPA'DAKİ SON TABLO İHRACATIMIZ AÇISINDAN İŞE YARADI"
Babacan, dünya ekonomisini genel anlamda bir toparlanma fazında gördüklerini belirterek, "2008 yılındaki küresel kriz ile iniş ve çıkışlar yaşandı. Gelişmiş ekonomilere baktığımızda ABD'de büyüme artık süreklilik kazanmış durumda. Bunun gereğinin ABD Merkez Bankası basamak basamak yerine getirmekte. Avrupa'da ise toparlanmanın çok daha zayıf, kırılgan olduğunu ülkeden ülkeye de çok farklı tablolar olduğunu görüyoruz. Kamu borcu pek çok Avrupa ülkesinde halen daha çok çok yüksek ve bankacılık sorunları henüz çözülebilmiş değil. Çözüm yönünde olumlu adımların olduğunu görüyoruz. Avrupa'daki şu son tablo ihracatımız açısından işe yaradı" dedi.

"EKONOMİDE OLUMSUZLUKLARA RAĞMEN YÜZDE 4 BÜYÜME SAĞLANDI"
"Türkiye, Gezi olayları ve 17 Aralık operasyonu'na rağmen yüzde 4 büyüme sağlamıştır" diyen Babacan konuşmasına şu şekilde devam etti: Bütün olumsuzluklara rağmen yüzde 4'lük büyüme bu konjonktürde önemli bir gelişmedir. 17 Aralık Operasyonu'ndan sonra uluslararası ve ulusal basının yazdıklarına bakarsanız zannedersiniz ki 'Türkiye'de herşey durdu'. Hamdolsun 2014'ün ilk çeyreğinden yüzde 4,4'lük büyüme gerçekleşti ve bu büyüme daha sıhhatli dengeye kavuşan bir büyüme. Aynı zamanda bu büyüme istihdam üreten bir büyüme oldu. 2013'ün ilk çeyreğinden 2014'ün ilk çeyreğine kadar olan dönemde Türkiye'de çalışan sayısı 1 milyon 300 bin kişi artmış durumda. Bütün olumsuz tablolar üretimde çok şükür kötü bir tablo oluşturmadı. Siyasi gürültü had safhada ancak bir yandan da insanlar işlerini yapmaktadır. Özel sektör geleceğe güvenle baktığı için de eleman almaya devam etmektedir. Biz diyoruz ki Türkiye'de büyümenin kaynağı mutlaka yatırım, üretim ve ihracat olmalıdır. İç tüketime dayalı bir büyüme modeli bizim şu andaki yapımızla sürdürülebilir bir durum değil. Finansal istikrarımız çok önemlidir. Finansal istikrarın koruması için pek çok kurumumuzun sorumluluğu vardır."

"GÜNLÜK POLEMİKLERDEN UZAK ANLAYIŞA SAHİBİZ"
Ali Babacan, ekonomi yönetiminde günlük polemiklerden uzak bir anlayışa sahip olduklarını kaydetti. Babacan, ekonomi yönetiminin temel birimlerine bakıldığında kurum ve kurullarıyla işleyen bir ekonomi olduğunu söyledi. Babacan, "Bütün bu kurumlarda atamaları yaparken, mutlaka liyakata dikkat ettik. Hem kurumlarımızın liyakatına güveniyoruz hem de dirayetlerine güveniyoruz. Her kurum kendi üstüne düşeni, kendi görev alanında doğruları yaptıktan sonra endişe edilecek bir şey yok. Kanunlar ve kurallar belli. Ekonomi yönetiminde ayrıca bağımsız kurullarımız var. Kurulların ve kurumların çerçevesini belirlemek hükümetin işidir. Şöyle ya da böyle kurumlarımızın etki altında kalmadan doğruları yapıyor olması çok önemlidir. Ancak bunları yaparken de kurullarımızın ve kurumlarımızın birbiriyle iletişim halinde olması ve istişare yapmaları gerekir" diye konuştu.
Genel kuruldaki konuşmaların ardından TSPB Başkanı Attila Köksal, Ali Babacan ile Borsa İstanbul Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Turhan ve Sermaye Piyasası Kurulu Başkanı Vahdettin Ertaş'a günün anısına birer plaket takdim etti.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.