Pakten pazar payını genişletiyor

Yakaladığı büyüme rakamları ile sektöründe üst sıralara adını yazdıran Pakten uluslararası alanda Türkiye’yi temsil eden güçlü markalarımız arasında yer alıyor.

Pakten pazar payını genişletiyor
 Ortadoğu’dan Afrika’ya kadar 40 ülkeye ihracat gerçekleştirmeyi başaran Pakten, her yıl ihracat yaptığı ülke sayısını arttırarak uluslar arası alanda pazar payını genişletiyor. Kısa sayılacak bir zamanda dünya markası olma başarısını yakalayan Pakten’i Yönetim Kurulu Başkanı Halil Tepe ile konuştuk.

■Pakten’in kuruluş süreci nedir? Pakten hangi ürünle üretime başladı?

Uzun yıllardır ticaret içerisindeyim. Zaman içerisinde pek çok ürünle ticaret hayatında yer aldık, ancak bunlar süreç içerisinde etkinliğini kaybetti. Günü ve zamanı geldiğinde ürün ömrünü tamamlıyordu, ya da farklı yerlere veriliyordu. Ama ben ticaretini yaptığım ürünleri dahi pazara sürdüğümde, onları rafta gördüğümde, kendi çocuğumu görmüş gibi mutluluk duyuyordum. Bir insan doğar, büyür ve ölür. Ancak en önemlisi insanın kendisinden sonra kalıcı ve hatırlanabilir değerler bırakabilmesidir. Ben de ufakta olsa bir çizgi oluşturabilmek adına kendi yetenek ve bilgilerimle, eser olabilecek bir marka bırakmak hedefiyle yola çıktım. Pakten A.Ş. bu düşünceler üzerine kurulmuş bir firma ve ülkemiz için bir değerdir. Daha önce ticaret yaparken tanıştığımız arkadaşların önerisiyle birlikte bebek bezi sektörüne yöneldik. Bebekler için yapılacak her iş gibi bu ürün kategorisi de heyecan vericiydi. En önemlisi uzun süreli, kalıcı ve sürdürülebilir bir işti. Bir yıllık detaylı bir araştırmadan sonra 1999 yılında yatırım kararı aldık ve 2000 yılında üretime başladık. İlk üretimlerimiz ile Önlem ve Joyful markalı çocuk bezlerini ürettik. 2005 yılında birlikte hareket ettiğimiz ortaklarımızdan ayrıldık. 2005 yılından itibaren yolumuza tek devam ettik.

 Pakten A.Ş’de hangi ürünler üretiliyor?

Tüm yaş gruplarına hizmet etmeyi hedefleyen ama ana ürün grubu bebek bezleri üretimi yapan Pakten A.Ş; bebek bezi, yetişkin hasta bezi, bebek şampuanı, ıslak havlu, sıvı sabun ve yatırım kararı aldığımız yatak koruyucu örtü ürünlerini üretmektedir.



■ Bölgede ilk çocuk bezi üreten ilk firma Pakten’di, peki geçmişten günümüze kadar geçen zaman içerisinde istediğiniz hedefe ulaşabildiniz mi?

Her sene hedeflerimiz yükselmektedir. Yatırımlarımız ve markalaşma sürecimiz de başarıyla devam etmektedir. Yükselen hedeflerimiz ve yatırımlarımız sadece tonaj ve ciro büyümesi bazında değildir. Bunları destekleyen önemli organizasyonel yapılanma ve de markalaşma çalışmaları da özellikle hedeflerimize ulaşmada, kısa-orta ve uzun vadeli planlar yapmada ama en önemlisi sürdürülebilir bir büyüme ve başarıyı yakalamakta önem verdiğimiz konu başlıklarıdır.

■■ Yeni bir ürün geliştireceğiniz zaman en çok hangi unsurları göz önüne alırısınız?

Yeni ürün geliştirirken öncelikle piyasanın ve tüketicinin ihtiyacı olan ürünler tercih edilmektedir. Bu kapsamda; gerek pazar araştırmaları, gerekse saha değerlendirmelerinin dışında özel ürün fayda analizleri ile araştırma, geliştirme çalışmalarıda yapılmaktadır. Buna ek olarak; tüketicilerden gelen öneri ve taleplerin de düzenli olarak değerlendirilmesi, dikkate alınması en önemli etkendir.



 Hangi bölgelere ihracat yapıyorsunuz?

Şuan 40 ülkeye ihracat yapmaktayız, bunların dağılımı; Ortadoğu, Kuzey Afrika, Afrika ülkeleri, Türkiye Cumhuriyeti, Balkan ülkeleri. Ayrıca hedef ve marka olmayı amaçladığımız pazarlar arasında İran, Mısır, Libya, Cezayir, Fas, Filistin, Azerbaycan, Kazakistan gibi ülkeler bulunmaktadır. Diğer yandan Türkmenistan’da pazar lideriyiz; ayrıca Irak ve Nijerya gibi pazarlarda da ürünlerimiz ve markalarımız önemli pazar paylarına sahiptir.

■2015 yılı ihracatınız sizi memnun etti mi? 2016 yılında ki ihracat hedefiniz nedir?

2015 yılı ihracatımız son dönemde bölgede yaşanan problemler nedeniyle hedeflediğimizin üzerine çıkması beklenirken, hedeflerimize yakın bir oranda gerçekleşmiştir. 2016 yılı için hedefimiz bunun en az % 20 üzerinde olmaktı. Özellikle Kuzey Afrika ülkelerindeki siyasi koşulların tam olarak rayına oturmaması, ayrıca Suriye’deki iç savaşın devam etmesi ve Irak’ta da karışıklık ortamının doğması, bu doğal pazarlarımızda bizi bir miktar etkilemektedir. Tüm bunlara rağmen, uzun vadeli düşünen ve markalaşma konusunda yatırım yapan bir firma olduğumuz için hedeflerimizi, markalarımızda yatırım yapabileceğimiz pazarlara yönlendirmeye çalışıyoruz. Bunun için de, ürün kalitemizden ödün vermemek amacıyla teknolojik yatırımlarımız devam etmektedir. Ayrıca, Turquality projesi kapsamında da, bu programa dahil olup, markalarımızı uluslararası arenaya taşımak, tanıtım ve markalaşma için çalışmalarımız devam etmektedir.



■ 
Firmanız için yeni bir pazar söz konusu mu?

Ürünlerimiz hızlı tüketim maddeleri olup, anne ve çocuğun yer aldığı tüm pazarlarda kaçınılmaz tüketim ürünleridir. Bu nedenle, tüm ülkeler bizim için potansiyel pazar niteliği taşımaktadır. Mevcutta 40’tan fazla ülkeye ihracat yapmaktayız. Örneğin, Cape Verde adalarında dahi ürünlerimiz satılmakta olup, bu tür pek de bilinmeyen ülkeler de dahi, her zaman Pazar fırsatları olduğu görülmelidir. Diğer yandan, hedef pazarlarımız arasında yukarıda belirtilen coğrafyanın dışında, özellikle medikal ürünlerde, Rusya coğrafyasının da bizler için önemli bir potansiyel pazar olduğunu ifade edebilirim. Son dönemde İran’ın dünyaya açılması, hem gümrük vergilerinin düşmesi, hem de bölgedeki en güvenilir pazarlardan biri haline gelmesi nedeniyle İran’da özellikle kısa ve orta vadede bizim için fırsat pazarlardandır.

■ Piyasada yaşanan rekabeti nasıl değerlendirirsiniz?

Tüm sektörlerde olduğu gibi, serbest ticaret ortamında rekabet kaçınılmaz bir olgudur. Söz konusu rekabet ortamında firmanızı başarıya götürecek önemli faktörler bulunmaktadır. Bunların başında; kaliteli ürün, bilinirlik, bulunurluk ve tüketici memnuniyeti gelmektedir. Bu faktörler bir araya geldiğinde rekabet ortamında her zaman önde olunup, önde kalınabilinir. Türkiye pazarı; çocuk bezi sektöründeki en zor pazarlardan birisidir. Türkiye’yi büyüyen nüfusu, doğum oranları, tüketici bilincindeki artış ve de satın alım gücüne de yansıyan etkileri nedeniyle dünya markaları adeta bir üs olarak kullanmaktadır. Marka çeşitliliğin çok olmasından dolayı gelişmek de olan yerli firmalarımız raflar da yer bulmakta ve de bu zorlu rekabet ortamında ön plana çıkmakta zorlanmaktadır. Pakten A.Ş şirketi bu rekabet ortamında hem yurtdışında hem de yurtiçinde kendisine ilke edindiği kalitesinden ödün vermeden oluşturmuş olduğu gerek mevcut müşteri ve tüketicilerinin ihtiyaç ve taleplerini karşılamak, gerek yeni müşteri ve tüketicilerini anlamak ve de doğru hizmet verebilmek için gerekli çalışmaları özveriyle yapmaktadır.



■ 
Pakten A.Ş olarak sektördeki en büyük hedefiniz nedir?

PAKTEN A.Ş olarak sektördeki en büyük hedefimiz global anlamda markalaşmak ve sürdürülebilir büyümedir. Bu nedenle; başta geleceğimiz olan bebeklerimiz ve çocuklarımız olmak üzere her yaşa hitap eden ve fayda sağlayacak kaliteli ürünler üreterek ve uzman kadromuzla bu ürünleri tüketicimizle buluşturmak en büyük hedefimizdir.

■Suriye ve Irak’ta devam eden iç savaş firmanızı etkiledi mi?

Komşu ülkelerde yaşanan bu iç savaşlar bizi her anlamda olumsuz etkilemektedir. Çünkü orada yaşanan insanlık dışı, mezhep ve ırk savaşları ülkemizde de olumsuz etkiler yaratacaktır. Bunun dışında; önemli coğrafi avantaja sahip olduğumuz komşu ülkelerle ekonomik işbirliklerinde de istikrar konusunda problemlere neden olmaktadır. İş birliği yaptığımız oradaki müşterilerimiz, yaşanan olaylar yüzünden, ne düzenli ödeme yapabilmek de, ne de taahhüt ettikleri siparişlerini zamanında alabilmektedirler. Ayrıca, ihracat exim bank kredileri ve dib kapsamında getirilen hammaddeler firmalar üzerinde olumsuz etki yaratmaktadır.

Unutulmaması gereken ise; kalıcı barışlar sağlandığı takdirde; her iki ülke de bizler için doğal bir pazardır. Fırsatlardan dürüst bir şekilde yararlanarak, bu iki ülkede marka olmayı başaran firmalar, uzun yıllar bunun meyvesini toplayacaklardır.

Buradan hareketle; ülkemiz ekonomisinde gerek yabancı, gerek yerli yatırımcı olsun, can ve mal güvencesinin tarafsız ve bağımsız bir adaletin güvencesinde olmasına ihtiyacı vardır. Ayrıca ekonominin durumu, sadece rakam verilerinden ibaret değildir. Toplumun geleceğe umut ve moral ile bakışı çok önemli bir ekonomi için kaynaktır. Son zamanlarda bu kaynakta bir bozulma gözükmektedir, yetkili ve sorumlularca bunun giderilmesi önemlidir. Bir diğer önemli husus da bilgi ve teknolojidir. Dünyadaki gelişmiş ekonomilere bakıldığında; altında iyi yetiştirilmiş bir bilgi toplumu olduğunu görüyoruz. Bilgiye değer veriliyor ve yatırım yapılıyor. Çünkü ar-ge araştırmalarının sonucunda ortaya çıkan teknoloji buluşlar, stratejik hammaddeler ile katma değerli marka yapabilmek için bilgiye yapılan yatırımlar sonucunda oluşuyor. Umarım ülkemizde de bu anlayış teşvik edilir ve geliştirilir. Biz Pakten olarak bunu önemsiyoruz ve faydasına yürekten inanıyoruz.

GÜÇLÜ BIR TÜRKIYE İÇİN
1. Pozitif bilimin ve bilgi toplumu olmanın kanallarını açmalıyız.
2. Üretim yeteneği olan insan nesli yetiştirmeliyiz ve bilgiye yatırım yapmamız gerekiyor.
3. Yatırım ekonomisini sigorta gibi kollayan, koruyan tarafsız ve bağımsız hukuk ve adalet sistemini oluşturmalıyız.
4. Baktığınız zaman bu dünyada terör, ekonomik sıkıntıların ve siyasi belirsizliklerin olduğu yerlerde. Bundan korunmak için ekonomik refah artırılmalıdır.
5. Irkçılık ve dincilik tarih boyunca insanlığın başına çok büyük belalar açmıştır bunlardan kaçınılmalıdır.



Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Levent leflef 7 yıl önce

Yeni tanıştığım önlem emici külot çok kaliteli ve işlevini tam yapan piyasadaki tek ürün.
Cape verde'ye dahi ihracaat yaparken bu başarılı firmanın Türkiye de çocuk ve hasta bezinde rakipsiz tek başına lider olarak göreceğimizi düşünüyorum.