Şimdi Sıra Küçük Kızında

Böbrek hastası olan Mehmet Ali Merdan, diğer kader arkadaşlarına göre daha şanslı görünüyor. 25 senede 3 kez böbrek nakli yapılan Merdan; annesi, eşi ve kızı sayesinde hayata tutundu. Merdan’ın diğer kızı Merve de babasına böbreğini vermek için sırada bekliyor.

Şimdi Sıra Küçük Kızında
Bundan 25 yıl önce böbrek yetmezliği yaşayan İzmirli Mehmet Ali Merdan (49), annesi Ayşe Nurten Merdan’ın bir böbreğini vermesi üzerine sağlığına kavuştu. Mehmet Ali Merdan, tam sağlığıma kavuştum” derken hastalığı tekrarlandı ve bu kez yardımına hayat arkadaşı Serpil Merdan koştu.

Eşinden aldığı böbrekle hayata yeniden bağlanan Mehmet Ali Merdan’ın hastalığı tekrar nüksetti. 2016’nın ilk günlerinde bu kez kızı Tuğçe Merdan, babasına eşsiz bir sürpriz yaparak böbreğini verdi. Merdan, İzmir Üniversitesi Hastanesinde Prof. Dr. Murat Sözbilen ve ekibinin gerçekleştirdiği yaklaşık 10 saatlik operasyonla hayata yeniden tutundu.

Merdan, daha önce 2 kez böbrek nakli olduğunu hatırlatarak “Şuan annemden yeni doğmuş gibiyim. Tek isteğim benim gibi acı çeken insanların iyileşmesi. Bunların ailelerinin ön ayak olması lazım. Herkes böbrek isteyemez. Aileme teşekkür ederim.

Çok şanslıyım. Böyle bir aile her yerde bulunmaz” dedi. İlk kez böbrek nakli olduğu sırada 23 yaşında olduğunu söyleyen Merdan, şunları söyledi: “Kızım 3 aylık bebek, dünyam yıkıldı zannettim. Annem böbreğini verdi. Annemin böbreğiyle 5 yıl idare ettim.

Eşim ‘Sen üzülme, ben sana böbreğimi vereceğim’ dedi. O da 15 yıl gitti. Kızlarımı hasta hasta yetiştirdim. Kızım ‘Baba sen üzülme’ dedi. O sıralarda kalp rahatsızlığı yaşıyordum. Onun tedavisini görürken eşimle kızım buraya gelip işlemleri yapmış.”

KİMSENİN CANI YANMASIN DİYE


1991 yılında oğluna böbreğini veren anne Ayşe Nurten Merdan, “Küçük bebeği vardı. Kimsenin canı yanmasın diye ben anne olarak böbreğimi verdim. Herkes sağlam kalsın dedim. Severek böbreğimi verdim, oğlumu ayağa kaldırdım” dedi.

BAŞINA GELMEYEN ANLAMAZ

Eşine 1997 yılında böbreğini veren Serpil hanım ise şunları söyledi: “Eşime canı gönülden böbreğimi verdim. Herkese börek nakil vermelerini tavsiye ediyorum. Başına gelmeyen anlamaz. Kızım da ‘babaannem verdi, sen verdin gayet sağlıklısınız. Ben de babama böbreğimi vereceğim. Babamın diyalizle yaşamasına içim el vermiyor’ dedi.”

BABAMIN HABERİ YOKKEN BAŞVURDUK

Geçen günlerde babasına böbreğini vererek ona bir kez daha hayat veren Tuğçe Merdan da şunları söyledi: “Babamı çok seviyorum. Ben 5 sene önce düşünmüştüm ama o zaman istemediler. Babamın haberi yokken başvurduk. Çünkü babam sağ olduğu zaman biz de onun arkasında olacağız. Herkesin organlarını bağışlamasını istiyorum. Organ bağışı can kurtarır. Zaten bu olaylar yokken de aileme ‘ölünce organlarımı bağışlayın’ demiştim.

Mehmet Ali Bey’in küçük kızı Merve de babasına böbreğini vermeye hazır olduğunu söyleyerek, “Rabbim inşallah bize bir daha bu sıkıntıları yaşatmaz. Ama olursa da babamın arkasındayım. Ben de böbreğimi vermeye hazırım” dedi.

10 SAAT SÜRDÜ

Sürecin tıbbi boyutunu değerlendiren İzmir Üniversitesi Hastanesi Karaciğer ve Böbrek Nakli Başkanı Prof. Dr. Murat Sözbilen, Mehmet Ali Merdan’ın kendilerine böbrek yetmezliği şikayetiyle geldiğini belirterek, “İlk böbrek naklini 1991 yılında olmuş.

O yıldan beri üçüncü naklini gerçekleştirdik. Böbrek nakli için en önemli şey organ bulmak. Türkiye’de kadavradan organ bulmakta sıkıntı çekiyoruz. Mehmet Ali Beyi çok seven ailesi var” dedi. Üçüncü böbrek naklinde çok zorlandıklarını anlatan Prof. Dr. Sözbilen, “Daha önce kullanılan damar sistemi ve mesanenin durumu bozuktu.

Ameliyat 10 saati buldu. Şuan taktığımız böbrek gayet iyi çalışıyor” diye konuştu. Türkiye’de böbrek nakli bekleyen 60 bin hasta olduğunu ifade eden Sözbilen, şunları söyledi: “Canlı verici olmadığı zaman kadavra beklemek zorundalar. Çoğu hastamızı diyalize girerken çeşitli nedenlerden dolayı kaybediyoruz. Organ bağışı konusunda halkımızın bilinçli olması çok önemli.”
Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.