Erdoğan: Bu, Alman Ekolünün Türkiye'ye Operasyonudur

Hırvatistan’da temaslarını izleyen gazetecilerin sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Avrupa Parlamentosu Başkanı Martin Schulz’un “Türkiye otoriterleşiyor” ve “Muhatabımız Cumhurbaşkanı değil, hükümet” minvalindeki açıklamalarının seviyesiz ve kalitesiz olduğunu vurguladı.

Türkiye’nin Cumhurbaşkanı olarak buna cevap vermesinin uygun olmayacağını belirten Erdoğan, “Bahsettiğiniz kişi, benimle ne zaman görüşse, liderliğimin ne kadar saygın olduğundan söz eder. Yüzüme karşı böyle konuşan bir insanın şimdi o türden tavırlara girmesine ne demeli? Ben bu tür davranışları, Alman ekolünün Türkiye’ye bir operasyonu gibi görüyorum” dedi.

FOTOĞRAF VERMEK İÇİN DEĞMEZ

Erdoğan, mülteciler konusunda Almanya’ya yapılan övgülere de anlam veremediğini vurgulayarak, “3 milyar euro meselesinde en büyük yükü Almanya alıyor deniliyor. Halbuki cüzi bir miktar hariç, Türkiye’ye gelen bir şey yok. Bizden neyin projesini istiyorsunuz? Sizin proje dediklerinizi biz çoktan yaptık. Proje diyerek kimse bizi aldatmasın. Birileriyle fotoğraf verebilmek için böyle şeylerin içine girmeye gerek yok” şeklinde konuştu.

ANLAŞMA ZATEN İMZALANMIŞTI

Erdoğan, Avrupa’ya vizesiz seyahatin Ekim 2016’da başlamasına ilişkin anlaşmanın kendi başbakanlığı döneminde imzalandığını belirtti. Bunun 4 ay önceye çekilmesinin kazanımmış gibi sunulmasına üzüldüğünü belirten Erdoğan, “Türkiye’ye lütufta bulunuyor gibi davranmaya hiç kimsenin hakkı yok” dedi.

Dini vurguya ihtiyaç yok

Cumhurbaşkanı Erdoğan: Herkes dini inancını özgürce yaşıyorsa iş bitmiştir. Hep bunu savunduk. Anayasada dini bir vurguya neden ihtiyaç olsun?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, gazetecilerin son tartışmalar bağlamında anayasada İslam’a vurgu yapılmasının gerekip gerekmediği yönündeki soruya şöyle yanıt verdi:

Bunların hepsi boş şeyler. Anayasada bu ülkedeki tüm dini grupların inançları güvence altına alınıyorsa, devletin tüm inanç gruplarına eşit mesafede olması esas alınıyorsa, özellikle İslam’a vurgu yapmaya ne diye ihtiyaç olsun? Ben bir Müslüman olarak inancımı istediğim gibi yaşayabiliyorsam mesele bitmiştir.

Hıristiyan Hıristiyanlığını yaşayabiliyorsa onun için de bitmiştir. Musevi Museviliğini yaşayabiliyorsa onun için de mesele bitmiştir. Ateist ateistliğini yaşayabiliyorsa onun için de bitmiştir. Biz öteden beri bu anlayışı savunduk. Yeni anayasa konusunda da önemli olan, ülkemize yakışanı yapmaktır. Hatta gerekiyorsa, şu anda ABD’de olduğu gibi, içeriği belli ara başlıklardan, içeriği fıkralardan oluşan, kısa bir anayasa yapılmalı.”

Karadan operasyon masada

Cumhurbaşkanı Erdoğan Kilis’e düşen DAEŞ bombalarının ardından bir kara harekatının düşünülüp düşünülmediğine ilişkin soruya, “Güvenliğimizle ilgili gereken her türlü tedbir görüşülüyor” şeklinde yanıt verdi. Erdoğan, ABD’den gelen yeni füze sistemlerinin de burada kullanılacağını ifade etti.

Suriye’de yeşil hat önerisi

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Azez-Cerablus hattında eni 90 km, derinliği 45 km olan alanda, gerekirse daha da genişletilerek bir güvenli bölge kurulması gerektiğini belirtti. Erdoğan, “Orada, 500’er metrekarelik arsaların içine 100-­150 metrekarelik konutlar yapılabilir. Ama buraların güvenliği de sağlanmalı. Nasıl sağlanacak? Nasıl bir Kıbrıs’ta yeşil hat var, orada güvenliği kim sağlıyor, BM. Aynı şey terörden arındırılmış güvenli bölge için de yapılabilir” dedi.

Gazze konusunda ilerledik

Cumhurbaşkanı Erdoğan, İsrail ile anlaşma konusunda şöyle konuştu: Gazze konusundaki görüşmelerde ciddi mesafe alındı. Gazze’nin en önemli sıkıntısı enerji. Enerji verebilen gemi önerimize tereddütleri oldu. Santral kurmamızı önerdiler. Mümkün dedik. Su teminine de olumlu bakıyorlar. Mayıs ortasında görüşülecek. Tüm bunları halledebiliyorsak, biz olumluyuz.

Zulmedenler de layıkını bulmalı

Erdoğan Yargıtay’ın Ergenekon kararıyla ilgili şöyle konuştu: Sayın Başbuğ konusundaki itirazımda, kendisinin mesai arkadaşım olduğunu ifade etmiş, yargılanacaksa Yüce Divan’da yargılanması gerektiğini daha o zaman söylemiştim. Kimileri haklı olarak yargılandıysa da, elbette haksızlığa uğrayanlar da oldu. Asıl olan ve de önemli olan, hakkın er ya da geç tecelli etmesidir. Zulmetmiş olanlar varsa, onlar da layıkları ne ise onu bulmalı.

Boydaklar mektup gönderdi

Erdoğan, paralel yapı operasyonunda tutuklanan Boydak üyeleri için ailenin kendisine mektup gönderdiğini de açıkladı: Randevu talep edenler de var. Ama ben yargı makamı değilim. Bazı şeyler zamanında düşünülmeli. Konu zaten tamamıyla yargıyla ilgili.

Bir de sol yanağımı çevirmem

Erdoğan, Kılıçdaroğlu ile neden tokalaşmadığını açıkladı: Birileri hem Cumhurbaşkanına, her türlü hakareti edecek, hem de gelip elinin sıkılmasını bekleyecek. Bir insan saygı duyarsa, biz de ona saygı duyarız. Sağ yanağımıza vuranlara bir de sol yanağımızı çevirecek değiliz.

Ahmet Bey’e sorun

Erdoğan, “Sayın Başbakan, ‘Tam Başkanlığı benimsiyorum dersem, kendimi inkar etmiş olurum’ anlamında bir cümle kullandı. Anayasa nasıl hazırlanmalı?” sorusunu, “Onu, Ahmet Bey’e sorun (gülüşmeler). Amacımız alternatifleri değerlendirebilmek” diye yanıtladı.