Bazı ziyaretlerde bulunmak üzere Antalya'ya gelen Bakan Çavuşoğlu, Antalya havalimanında basın mensuplarının sorularını yanıtladı. Çavuşoğlu, ABD temasları sırasında ikili görüşmeleri ve üniversitelerde konferanslarının olduğunu anlattı.

Nükleer Güvenlik Zirvesi'ne katılmak üzerine ABD'de bulunduklarını belirten Çavuşoğlu, "Sayın Obama davet etti, 50'ye yakın ülkelenin liderlerini. Sayın Cumhurbaşkanımızı da davet etti. Dolayısıyla bu zaten ikili bir ziyaret değildi, çok taraflı bir toplantı için oraya gitmiştik. Sayın Cumhurbaşkanımızın da ikili görüşmeleri oldu, oraya katılan değişik ülkelerin devlet başkanları, başbakanlarıyla görüştü" diye konuştu.

Çavuşoğlu, kendisinin de ikili görüşmeleri olduğunu belirterek, farklı ülkelerin dışişleri bakanlarıyla görüştüğünü, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da Obama ile ikili görüşmesi olduğunu, Kerry'i, Biden'ı kabul ettiğini söyledi.

Uluslararası bir toplantı için katılmalarına rağmen, ABD nezdinde de ikili görüşmelerin son derece verimli geçtiğini vurgulayan Çavuşoğlu, "Tüm bölgesel konuları, Suriye'yi konuştuk, PKK'yı, PYD'yi konuştuk. Şimdi DAEŞ ile mücadeleyi nasıl daha etkin yürütebiliriz bunları konuştuk. Bölgesel konuları konuştuk ve son derece verimli bir ziyaret oldu" dedi.

AZERBAYCAN ERMENİSTAN CEPHE HATTINDAKİ ÇATIŞMA

Bir gazetecinin, "Azerbaycan ile Ermenistan arasında bir gerginlik yaşanıyor ama biraz önce Azerbaycan'ın tek taraflı ateşkes ilan ettiği söylendi. Siz bu konuda neler söyleyeceksiniz?" yönündeki sorusunu Çavuşoğlu, şöyle yanıtladı:

Elbette Karabağ ve Azerbaycan'ın işgal edilmiş toprakları barışçıl yöntemlerle çözülmeli. Minsk üçlüsü var, Fransa, Rusya ve ABD. Fakat bugüne kadar Karabağ problemini çözmek için yeterince adım atmadılar, gayret göstermediler. Biz hep bölgemizde savaşlardan, sivil savaşlardan, iç savaşlardan bahsediyoruz fakat bizim bölgemizde bir de dondurulmuş ihtilaflar var.

Yani bugüne kadar çözümü dondurulmuş, bunlardan bir tanesi Karabağ, bir tanesi Transdinyester, Moldova'nın doğusunda. Güney Osetya ile Abhazya da dondurulmuş itilaf haline geldi. Kırım da çözümü dondurulmuş bir ihtilaf haline geldi, Kıbrıs var.

Bir tek Kıbrıs konusunda Türkiye'nin de kararlığıyla Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin de kararlığıyla çözüm yolunda ilerleme var. Diğerlerine baktığınız zaman bölgenin istikrarı ve güvenliğine sürekli tehdit oluşturuyor. Bu çatışma olmadan önce salı günü George Washington Üniversitesinde öğrencilere verdiğim bir konferansta da söylemiştim ve gördük.

Dolayısıyla bir an evvel bu sorunun çözülmesi gerekiyor. Azerbaycan'ın sınır bütünlüğü, toprak bütünlüğü çerçevesinde çözülmesi gerekiyor. Azerbaycan'ın rayon dediğimiz 7 bölgesini Ermenistan halen işgal ediyor. Birleşmiş Milletler, Avrupa Konseyi, uluslararası kararlar var ve buna rağmen hiç kimse sesini çıkarmıyor.



MİNSK ÜÇLÜSÜ NE İŞE YARIYOR

Çavuşoğlu, bir de Karabağ'ın bulunduğuna dikkati çekerek, "Minsk üçlüsü ne işe yarıyor? Bugün Rusya ve ABD, Fransa ile bu sorunu çözmek istesin bir hafta içinde bu sorun çözülür. Sorunu çözmezseniz böyle çatışmalar oluyor. Biz hiçbir zaman çatışmadan yana değiliz, barışçıl yöntemlerle çözülsün istiyoruz.

Elbette her zaman kardeş Azerbaycan'ın yanındayız. Ne zaman, hangi konuda bize ihtiyaç duyarsa biz Azerbaycan'ın yanındayız. Osmanlı yıkılırken bile 'Ben yıkılıyorum ama hiç olmazsa kardeşimiz yaşasın diye Kafkas İslam Ordusunu Azerbaycan'a göndermiştir. En zor günlerimizde bile biz kardeş Azerbaycan'ın yanında olduk" diye konuştu.

Türkiye'nin siyasi, ekonomik, savunma sanayi, enerji gibi her alanda Azerbaycan ile yakın işbirliği olduğuna değinen Çavuşoğlu, "Bunları söylemeye gerek yok, Azerbaycan bizim kardeşimiz. Biz 'bir millet, iki devletiz'. Fakat Azerbaycan da bu sorunun barışçıl yönden çözülmesini istiyor.

Sürekli sınırda Ermenistan'ın tacizleri var. Azerbaycan da tabii ki angajman kurallarını uyguluyor ama bu Azerbaycan'ın tercihi değil, Azerbaycan bir an evvel işgal edilmiş topraklarını geri almak istiyor ve barışçıl yöntemlerle almak istiyor. Umarım bir daha böyle bir çatışma yaşanmaz ve bir an önce de bu sorun çözülür" dedi.



CUMHURBAŞKANIMIZA YÖNELİK BİR ELEŞTİRİSİ OLMADI

Bakan Çavuşoğlu, "ABD Başkanı Barack Obama'nın Cumhurbaşkanı Erdoğan ile ilgili bir takım eleştirileri oldu. Buna Türkiye tarafından ve Cumhurbaşkanı tarafından yanıt geldi. Sizin bu konudaki değerlendirmeniz nelerdir?" sorusu üzerine, şöyle konuştu:

Cumhurbaşkanımıza yönelik bir eleştirisi olmadı, bunu doğru tahlil edelim. Türkiye'deki medya ile ilgili bir yorumu oldu, soruya cevap oldu daha doğrusu ama ben de vardım, ikili görüşmede bu hiç gündeme gelmedi. Gündeme gelen yerlerde de biz cevabımızı net bir şekilde verdik.

Tüm örnekleriyle verdik ve paralel yapının ne olduğunu da çok iyi bir şekilde tekrar anlattık, tüm platformlarda tüm görüşmelerde anlattık. Bunların medya özgürlüğüyle ilgisinin olmadığını anlattık, başkaları hakkında sahte deliller üreterek, zamanında bunları hapse attıran insanların, gazeteciler bugün hesap verdiği zaman, 'Efendim basın özgürlüğü ya da gazetecilikten dolayı içeriye attırılıyor ya da atılıyor' demesi, gerçeklerden uzak bir anlayışın sergilenmesi demektir.

Bizim veremeyeceğimiz hiçbir cevap yoktur, her konuda. Yüzümüze söylesinler biz cevabımızı veririz ama bizim kendi aramızda konuşmadığımız bir konuyu konuşmuşuz gibi sonradan hava estirmek doğru değildir. Paralel yapı orada birçok kongre üyesinin kampanyalarını olsun masraflarını karşılama olsun çok para harcıyor. Kongre üyelerine böyle mektup geldi, baskı geldi diye de gıyabında bazı açıklamalar yapmayı doğru bulmuyoruz.

AMERİKA BİZİM MODEL ORTAĞIMIZDIR

Amerika'nın Türkiye'nin model ortağı olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, şöyle devam etti:

PYD konusunda farklı düşünüyoruz ama PYD'nin bir terör örgütü olduğunu sürekli söylüyoruz, söylemeye devam ediyoruz. Belgelerini veriyoruz zaten. Amerika da bunu biliyor. Dolayısıyla gerçekleri net bir şekilde yüz yüze söylemek lazım.

Bizim bugüne kadar tüm ülkelerle ilişkilerimiz bu doğrultuda olmuştur. Dolayısıyla Sayın Obama'nın Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik herhangi bir eleştirisi olmadı. Türkiye'ye yönelik bir eleştirisi oldu.
Sayın Obama, bu zirve kapsamında iki liderle ikili görüşme yaptı.

Bir tanesi Çin Devlet Başkanı Şi, bir tanesi de Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan. Yani ikisi arasında bir sorun varmış gibi bazı gazetelerde yer aldı, sonra bu Türkiye'de köpürtüldü. Saçma sapan böyle şeyler, 'Efendim karşılama olmadı.

Uluslararası toplantılar her şeyden önce bir. İkincisi Amerika'da her zaman kim giderse gitsin protokol genel müdürü karşılar ve 50'den fazla lideri, krallar ve devlet başkanları var. Hepsini de protokol genel müdürü karşıladı. Ben iki gün önce gittiğim için oradaydım, elbette ki Sayın Cumhurbaşkanımızı her zaman nerede olursa olsun, geldiği zaman bizim Dışişleri Bakanı olarak görevimiz. Bizim asli görevimiz ve büyük bir mutluluk. Dolayısıyla bu tür dedikoduları yaymak doğru değil.

FENALAŞAN KADIN KAMERAMANA YARDIM ETTİ

Çavuşoğlu, konuşmasını keserek baygınlık geçiren kameramana müdahale etti.





Çavuşoğlu, bilinci açılana kadar kameramanın başında kaldı ve konuşmaya çalıştı. Bu sürede kendine gelen kadın kameramana, sağlık ekipleri müdahale etti.