BEYİN PİLİ İLE HAYATA DÖNÜŞ

Medicana Internatıonal Samsun Beyin ve Sinir Cerrahisi, Beyin ve sinir cerrahisi uzmanı Doç. Dr. Enis Kuruoğlu Beyin Pili tedavisi sürecine dair bilgiler verdi.

BEYİN PİLİ İLE HAYATA DÖNÜŞ

Beynin hareket kontrolünde görev alan bazı özelleşmiş hücrelerinin toplandığı bölgelerde meydana gelen hasarlar ve/veya bu kontrolün sağlanmasında görevli nörotransmitter denilen maddelerinin üretiminin yetersizliği nedeniyle bireyler hareket kabiliyetini ve kontrolünü kaybedebilmektedir. Bu hasarlara neden olan nörolojik rahatsızlıkların tedavisinde kullanılan cerrahi yöntemlerden en önemlisi beyin pilidir. Ayarlanabilen ve kontrol edilebilen cerrahi yöntemlerden biri olan beyin pili, özellikle esansiyel tremorlu (istemli hareketler sırasında oluşan kontrolsüz titreme), Parkinson hastalığı ve distoni (istemsiz kasılma) hastaları üzerinde etkili olmaktadır.

Beyin pili sayesinde hastaya yerleştirilen elektrodlar hastaya temas etmeden kontrol edilebilmekte ve hastanın şikayetlerini düzeltecek ayarlamalar yapılarak hastalık kontrol altına alınabilmektedir. İleri teknolojiden yararlanılarak gerçekleştirilen beyin pili operasyonları diğer beyin ve sinir cerrahisi operasyonlarına göre daha az risk taşır. Başta Parkinson hastaları olmak üzere beyin pili operasyonu geçiren hastaların yaşam kaliteleri artarak günlük yaşamları normal seyrinde devam edebilmektedir.

Hangi Hastalıklarda Kullanılır?

Beyin pili, bazı hastalıkların semptomlarını en aza indirmek amacıyla kullanılır.

Parkinson hastalığı,

Epilepsi,

Vücudun bazı bölgelerinde görülen titreme bozuklukları (Esansiyel Tremor),

Vücudun bazı bölgelerinde görülen istemsiz kasılma hastalıkları (Distoni),

Tik rahatsızlığı (Tourette),

Obsesif kompulsif bozukluklar,

Major depresyon.

Beyin pillerinin, bu hastalıkların yanı sıra Alzheimer ve obezite (şişmanlık) alanlarında da kullanılması için çalışmalar yapılmaktadır.

Etkileri Nelerdir?

Beyin pili operasyonlarının ardından hastalar çok hızlı bir şekilde günlük hayatlarına dönebilmektedir. Özellikle Parkinson hastalarının ve istemsiz kasılmalar yaşayan hastaların günlük hayatları bu semptomlara bağlı olarak değişmektedir. Titreme nöbetleri ve kasların aşırı kasılması gibi nedenler hastaların hareketlerini kontrol edememelerine neden olmaktadır. Beyin pili sayesinde bu semptomlardan muzdarip olan hastalar, hastalıklarının ilk evrelerine geri dönmektedir. Beyin pili operasyonu geçiren hastaların büyük çoğunluğu ilaç dozlarını azaltırken bazıları ise kullandıkları ilaçları tamamen bırakmaktadır.

Beyin pili, semptomlar üzerinde etkili olsa da hastalığı tamamen ortadan kaldırmamaktadır. Nörolojik hastalıkların çoğu beynin belli bölümlerinde görülen hasarlar nedeniyle oluşmaktadır. Beyin pili, bu hasarlı bölgeleri eski normal haline getirmemekte ama bu bölgenin fonksiyon dışı kalmasına bağlı gelişen hastadaki titreme, hareket kontrolünü sağlayamama, hareketlerde yavaşlık gibi semptomların giderilmesinde etkilidir.

Özellikle Parkinson hastalarında bu semptomların en aza indirilmesi beyin pili sayesinde gerçekleşir. Hastalığın 10. yılında olan ve ileri derece Parkinson hastası olan bireyler beyin pili operasyonlarının ardından hastalığın ilk evresine dönebilmektedir. Gömlek iliklemek, yemek hazırlamak ya da ayakkabı bağlamak gibi günlük işlerini yerine getiremeyen ve sosyal hayattan kopan hastalar yardıma ihtiyaç duymadan günlük hayatını idame ettirebilmektedir.

Beyin Pili Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Beyin pili uygulamalarının amacı, beynin hasar gören ve elektriksel aktivitesi bozulmuş olan bölgelerine düzenli aralıklarla elektrik uyarısı vermektir. Bu amaçla, öncelikle hastaların beyin haritasını çıkarmak gerekmektedir. Harita için MR ve diğer görüntüleme yöntemlerinden yararlanılır. Ardından, bu harita göz önünde bulundurularak elektrotların yerleştirilmesi gereken bölgeler belirlenmekte ve belirlenen bu bölgelere elektriksel aktiviteyi sağlayacak ince kablolar yerleştirilmektedir. Elektriksel uyarıyı verecek olan pil ise köprücük kemiği altına ya da göğüs kafes boşluğuna koyulmaktadır.

Beyin pili ameliyatının genel hatları bu şekilde olsa da ameliyat öncesinde, sırasında ve sonrasında bir dizi prosedür uygulanmaktadır.

Ameliyat Öncesi

Ameliyat öncesinde hastaların durumlarını saptamak amacıyla onlara çeşitli testler ve tetkikler uygulanmaktadır. MR ve beyin tomografisi hastaların beyin haritalarının çıkarılmasında kullanılan görüntü yöntemleridir. Bunun yanı sıra hastaların anesteziye uygunluğu için de birtakım tetkikler uygulanmaktadır.

Hastanın genel durumunu öğrenmek için kan testleri ve idrar testleri yapılmaktadır. Kan sayımı, hormon durumu, böbrek fonksiyonları gibi genel sağlık durumunu belirten kontroller gerçekleştirilmektedir. Bu sayede hastaların ameliyat için hazır olup olmadıkları anlaşılmaktadır. Bu testlerin dışında hekimlerin uygun gördüğü diğer testler de uygulanmaktadır.

Beyin pili ameliyatları hastaları yalnızca fiziksel değil psikolojik olarak da etkilemektedir. Bu nedenle, hekimlerin uygun gördüğü hastalar için psikiyatri görüşmeleri gerçekleştirilerek hastaların rahatlaması sağlanmaktadır.

Hastanın tıbbi öyküsü dinlendikten, kullanılan ilaçların öğrenilmesinden ve bu tetkik ve testlerden sonra hasta ameliyat için hazır hale gelmektedir.

Ameliyat

Beyin pili ameliyatları hasta uyanık haldeyken ya da anestezi eşliğinde uyutularak yapılabilir. Bu hastanın hastalığına ve hekim tercihine göre belirlenir. Hasta uyanık haldeyken yapılan ameliyatlarda cerrahlar tarafından lokal anestezinin uygulandığı bölgede küçük bir delik açılarak beyin haritası üzerinden belirlenen bölgelere elektrotlar yerleştirilmektedir. Bu işlem ve elektrotların ayarının yapılması sırasında hastaların bilinci açık olsa da ağrı ya da acı hissi yoktur. Piller hastaların deri altına, genellikle göğüs kafesi içine yerleştirilmektedir. Bu yüzden, operasyon sırasında hastaların acı ya da ağrı hissetmemesi için hastalara genel anestezi uygulanmaktadır.

Hastanın anestezi eşliğinde uyutularak yapılan cerrahisinde, ilk olarak hasta uyutulur. Daha sonra da elektrotlar hedeflenen bölgeye yerleştirilir ve ardından pil yerleştirme işlemi aynı seansta gerçekleştirilir.

Beyin pili ameliyatları en risksiz beyin operasyonları arasında gösterilmektedir. Ameliyat süreleri hastadan hastaya değişse de ortalama 2-5 saat arasındadır.

Ameliyat Sonrası

Beyin pili ameliyatı sonrasındaki ilk gün, bazı komplikasyonların görülme olasılığı nedeniyle hastaların hastanede olması gerekmektedir. Ameliyat sonrasında hastaların baş bölgelerinde ağrı görülmesi normaldir. Ağrıların aynı sıra baş dönmesi de sık görülen etkilerden biridir. Geçici olan bu ağrı ve baş dönmeleri anormal seviyede şiddetli ise doktor müdahalesi gerekli olmaktadır.

Beyin pili ameliyatları en risksiz ameliyatlardan biri olmasına rağmen her ameliyatta olduğu gibi bazı komplikasyonlar ve yan etkilerin görülmesi mümkündür. Damar tıkanıklıkları, enfeksiyonlar, kanamalar, görmede bozukluklar, denge kayıpları ve sinir hasarları yaşanabilecek komplikasyonlardan bazılarıdır.

Beyin Pili Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Beyin pili operasyonları, beyin ve sinir cerrahisi alanında gerçekleştirilen diğer ameliyatlara göre daha az risk taşımaktadır. Bununla birlikte, her ameliyatta görülme olasılığı bulunan bazı risk faktörlerine sahiptir. Yapılan araştırmalar beyin pili operasyonlarında görülen ciddi komplikasyonların ortalama %2-%3 civarında olduğunu göstermektedir. Bu ciddi komplikasyonlara kıyasla daha küçük komplikasyonlar ise hastaların yaklaşık %10’unda görülmektedir.

HEMEN İLETİŞE GEÇ: 

https://www.medicana.com.tr/hekim-detay/8697/enis-kuruoglu

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.