Geçen cumartesi günü Sayın Cumhurbaşkanı’na hitaben yazdığım yazı, onurumu korumak amacıyla verilmiş bir cevaptan ibaretti.

Kendisinin yıllar önce yaptığımız bir görüşmeyle ilgili olarak bana atfettiği “Öyle dönemler oldu ki, biz hükümet getirdik, hükümet götürdük” şeklindeki sözleri söylemediğimi ifade ettim.

Sözlerimin bugün de arkasında duruyor ve tekrar ediyorum: Bugüne kadar Sayın Cumhurbaşkanı dahil, kimseye böyle bir söz söylemedim. O manaya gelebilecek bir imada da bulunmadım.

Sayın Cumhurbaşkanı, benimle ilgili suçlamalarını önceki gün de sürdürdü. Kendisinin dile getirdiği suçlamaları kabul edebilmem söz konusu değildir. Bu suçlamaları reddediyorum.

Ben siyasetçi değilim. Dolayısıyla kimsenin siyasi rakibi veya hasmı da olamam. Ülkemin Cumhurbaşkanı ile polemik yapmak ne görevimdir, ne de böyle bir şeye tevessül ederim. Verdiğim cevap, onurumu korumak amacıyla yaptığım bir nefsi müdafaadır.

Ayrıca, seçime bir ay gibi kısa bir süre kalmışken, üstelik her gün şehit cenazelerinin geldiği, hepimizin yüreğine ateşlerin düştüğü acılı bir dönemden geçerken, ülke gündeminin böyle bir tartışmayla sürekli meşgul edilmesini doğru da bulmuyorum.

Hayatım boyunca şeffaf bir insan olarak yaşadım. Vergilerimi verdim, vatandaşlık görevlerimin hepsini yerine getirdim. Saklayacak hiçbir ayıbım, veremeyeceğim hiçbir hesabım yoktur.

Siyasiler gibi dokunulmazlık zırhım da yok. Bugüne kadar atılan iftiralara karşı sadece hukuki yollardan mücadele ettim. Hepsinden alnımın akıyla çıktım, vicdanım rahat.

Yaptığım iş yayıncılık ve bunu da uluslararası standartlarda yapmaya azami gayret sarf ediyorum. Okuyucularımıza verdiğim bağımsız yayıncılık taahhüdüme sonuna kadar bağlı kalacağımı bir kere daha ifade etmek isterim.

Son günlerde şahsıma ve grubuma karşı yapılan saldırıların takdirini de okurlarımıza ve kamuoyuna bırakıyorum.

Saygılarımla.

AYDIN DOĞAN