Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın ilk duruşmasında tutuklu 2 polis memuru, tutuksuz sanık araç şoförü ve avukatları hazır bulundu. Duruşmada kimlik tespitlerinin ardından savunma yapan polis memurlarından F.S. olay günü üzerlerinde yaka kamerası olduğunu belirterek, "Vatandaşla olan diyalogları kayıt altına almak için kullanılmaktadır. Ben kameramı açtım. Kanun gereği K2 kapsamındaki araçlara SRC öngörülmüştür. Arkadaşlara sorduğumda K2 kapsamındaki araçlara ceza kesilmediğini sözlü uyarı yaparak gönderdiklerini söylediler. Sürücüye sözlü uyarımı yapıp diğer polis arkadaşın yanına gönderdim. Ben 50 TL kesinlikle almadım. Diğer sanığın da aldığını görmedim. Uygulama bittiğinde kameranın şarjının bittiğini tespit ettim" dedi.

"PARA ALIŞVERİŞİ OLMADI"
Bir diğer sanık polis memuru M.A. ise olay günü sürücünün kendisine SRC belgesinin olmadığını söylediğini belirterek, "Ben de alman gerekiyor dedim. Daha sonra evrakları getirdim ekip amirine bıraktım. Ekip otosunun arkasına geçtim uygulamaya devam ettim. Burada amacım kamera kadrajından uzaklaşıp farklı eylemler yapmak değildi. Aramızda herhangi bir para alışverişi olmadı" diye konuştu.

"RİCA ETSEM GÖZ YUMSANIZ"
Araç sürücüsü G.S. de SRC belgesinin olmadığını söyleyerek, "Polise ’Bir seferlik rica etsem, göz yumsanız. Bu cezayı uygularsanız şirket benden keser benim durumum yok’ dedim. Beni genç olan arkadaşın yanına gönderdi ’Git senin evraklarına baksın’ dedi. İş yerine giderken geç kalmıştım. Patronum nerede kaldın diye sorunca polis çevirdi, polislere 50 TL verdim geçtim dedim. Ben sanıklara 50 TL vermedim. SRC belgem olmadığı için işten çıkartırlar diye korktuğum için 50 TL verdim geçtim dedim" şeklinde konuştu.

"İŞLEM YAPILMADIĞINI, PARA VERDİĞİNİ SÖYLEDİ"
Duruşmada tanık olarak dinlenilen ve görüntüleri izleyerek olayı ortaya çıkaran başkomiser İ.K. ise, "Ben denetim amiri olarak görüntüleri izledim. Görüntülerde para verildiğini görmedim. Şoförle telefon konuşmamda kendisine işlem yapılmadığını ve polislere 50 TL para verdiğini söyledi" dedi.

POLİSLER TAHLİYE EDİLDİ
Mahkeme, tutuklu polis memurları F.S. ve M.A. hakkındaki mevcut delil durumu ve hala polis memuru olarak görev yapmalarını dikkate alarak tahliyelerine karar verdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü’ne müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, sanık polis memurlarının suç tarihi ve bu tarihten geriye 6 aylık dönem içinde idari para cezalarına ilişkin tutanakların örneklerini istedi. Duruşma ertelendi.

İDDİANAMEDEN
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan iddianamede geçtiğimiz Mart ayında polis memurlarından M. A. ve F. S’nin Sultanbeyli gişeleri çıkışında trafik uygulaması yaptıkları sırada ticari araç kullanan G.S.’yi durdurdukları belirtildi. Sürücünün zorunlu olan ’Mesleki Yeterlilik Belgesi’ (SRC) olmadığı belirtilen iddianamede, polislerin yaka kamerasının kayıt yaptığı esnada G.S.’nin polis memuruna bir seferlik ceza yazmaması yönünde çaba sarf ettiği, polis memuru F.S.’nin ceza kesmesi gerekirken şoförü tekrar diğer polis memuru M.A.’ya gönderdiği belirtildi.

Başkomiser İ.K.’nın olaya ilişkin tutmuş olduğu raporda, şoförün ruhsat arasına 50 lira koyduğu ve polis memuru M.A.’nın 50 lirayı alması sonrasında ceza kestirmeden şoförü olay yerinden gönderdiği anlatıldı. İddianamede, Başkomiser İrfan Kaya’nın tesadüfen görüntüleri izlediği, şüphe üzerine araç sahibine ceza kesilmediğini öğrendiği ve şoföre ulaşıp telefon görüşmesi yaptığı belirtildi.

Şoför G. S. ve olaydan 2 ay sonra tutuklanan polis memurları M. A. ile F. S. hakkında "Rüşvet almak ve vermek" suçundan 4’er yıldan 12’şer yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açıldı.