Başbakan Ahmet Davutoğlu AK Parti seçim beyannamesini açıklamak için eşi Sare Davutoğlu'yla beraber Ankara Arena'ya geldi. Ankara Spor Salonu'nda düzenlenen AK Parti Seçim Beyannamesi ve Aday Tanıtım Toplantısı öncesi dışarıdaki vatandaşlara seslenen Davutoğlu'nun Yeni Türkiye, bize her yer Türkiye seçim şarkısı eşliğinde salona girmesiyle partililer coştu. Kürsüye gelen Davutoğlu "Kılıçdaroğlu'nun babayiğitliği nereye kadar biliyor musunuz, yüzde 35’e kadar.

Ben ise sizin bir neferiniz olarak, yüzde 35’i burada telaffuz etmektense bu görevi bırakırdım. Yüzde 55 desem, yüzde 45’in gönlüne giremem anlamına gelir. Bizim hedefimiz açıktır, 77 milyonun gönlüne girmek" dedi. İşte önce seçim vaatlerini ve bizzat kaleme aldığı Ak Parti'nin başkanlık sistemi hakkındaki vizyonunu açıklayacak sonra ise Yeni Türkiye sözleşmesini okuyacak olan Davutoğlu'nun konuşmasından satırbaşları:

BASKILARA BOYUN EĞMEDİK
AK Parti kadroları milletin sesi olmaya var mısın? Bugün sizlerin huzurunuzda sadece bir genel başkan olarak değil, aynen sıradan bir nefer gibi beyaz kefenini giymiş Alparslan gibi çıkıyorum ve sizlere diyorum ki bundan sonra bu davanın… Başbakan, ama daha önemlisi AK Parti davasının bir neferi olarak huzurunuzdayım. 7 Haziran’a kadar hiçbir unvan farklı gözetmeden sizlerle birlikte omuz omuza yürümenin şerefini onurunu hayatımın en büyük şerefi ve onuru olarak görüyorum.

Biz son 13 yıl içinde bir çok kez milletimizin huzurunda divana durduk, kıyama kalktık. Ama hiçbir baskıya boyun eğmeden, kararlı şekilde yolumuza devam ettik. Bakınız bu 13 yılın tarihi eşiklerini bir kez daha zihnimizden geçirelim. Bütün bu seçimlerden zaferle çıkmış AK Parti kadrolarını selamlıyorum. Seçim meydanlarında bu kadroda liderlik yapmış, sayın Recep Tayyip Erdoğan’ı selamlıyorum.

Dün gece kendisiyle bir telefon görüşmesi yaptık. Sizlere onun da selamını iletiyorum. Şimdi bu miras üzerinde, bu şanlı başarıların arkasında yeni bir meydana, seçim meydanına sandığa ve yeni bir zafere yürüyoruz. Yeni zaferimiz şimdiden hayırlı ve mübarek olsun. Bu salonda söyledim, bizim davamız bir vefa davasıdır, bir ahlak davasıdır. Siyasi rant veya ekonomik rant davası değildir. Bu emaneti omuzlarımızın gücü yettiğince geleceğe taşıyacağız.

DEMOKRASİ ÖNCÜLERİNİ GÖRÜYORUM
Seçim beyannamemizden önce sizlerle bir kez daha AK Parti hareketinin anlamı üzerinde istişarelerde bulunmak istiyorum. AK Parti sıradan tarihi konjonktürde çıkmış sıradan bir parti değildir. Onun için ben burada sizlere hitap ederken, milletime hitap ederken, sadece 21’nci yüzyılın ilk çeyreğinde yaşayan bir milleti değil, bütün ecdada hitap ederek konuşuyorum. Karşımda, Medine’ye doğru yürüyen insanlık öncülerini görüyorum. Karşımda zihnimde, sizleri değil, Horosan’dan anadolu’ya vatan kurmak idealiyle yürüyenlerini görüyorum.

Anadolu’yu yurt edinmek için gönlünü bu toprağa vakfeden ahi gençleri, bacıları görüyorum. Rumeli’ye geçen ama viyana’ya kadar kubbeler serpen gönül erenlerini, alperenleri görüyorum ve burada İstanbul surlarına doğru yürürken bir suru değil, geri kalmış köhn e zihniyeti yıkmak için yürüyen Fatih’in askerlerini görüyorum. Yine burada vatan tehlikede, dendiğinde çanakkale’ye doğru şehitlik mertebesine yürümek için yola koyulan 15’lileri görüyorum. Demokrasi öncülerini görüyorum. Ve nihayet sizlerin aranızda her birinizin yüzüne bakarken 14 Ağustos 2001’den bu yana, bu partinin başarısı için ter dökmüş, emek vermiş ve Allah’ın rahmetine kavuşmuş dava arkadaşlarımızı görüyorum.

PARTİMİZİN HER KADEMESİNDE ÇALIŞMAYA DEVAM EDECEKLER
Yine aranızda bütün bu yola gönlünü vermiş, emek vermiş mahalle teşkilatından genel başkanlığa kadar bütün kademedeki kardeşlerime selam ediyorum. AK Parti bir gönül ve tarih hareketi olduğu kadar aynbı zamanda bir erdemliler hareketidir. AK Parti kurulmadn önce, yola çıkarken, kurucu genel başkanımız ve kadrolarımız, bu hareketin adını erdemliler hareketi demişti.

Ve 14 yıl içinde AK Parti kadroları her aşamada erdemliler hareketi olduğunu ortaya koydu. Bu kadroların içinden küskünler bekleyenler oldu, yol değiştirecek diye bekleyenler oldu. ama görüldü kü AK Parti kadroları her şeyden önce bir erdemliler hareketinin neferleri olduklarını her yerde gösterdi. Şimdi sizden bir ricam var, bu erdemliler hareketinin son erdem abidesi olan, üç dönemi bitmiş olmakla birlikte, bu salonda bulunan ağabeylerinizi, dava öncülerinizi alkışlamanızı ve selamlamanızı istiyorum. Ayağa kalkın ve dava neferlerini selamlayın. Benden çok onları selamlayın. İşte ön sırada oturan erdemliler hareketinin öncüleri var ya size güzel bir örnek oldular. Şunu da söylüyorum. Onlar sadece kısa bir ara verdiler. Partimizin her kademesinde çalışmaya devam edecekler.

DAVUTOĞLU HERKESİ AYAĞA KALDIRDI
"Şimdi sizden bir ricam var, bu erdemliler hareketinin son erdem abidesi olan, üç dönemi bitmiş olmakla birlikte, bu salonda bulunan ağabeylerinizi, dava öncülerinizi alkışlamanızı ve selamlamanızı istiyorum. Ayağa kalkın ve dava neferlerini selamlayın. Benden çok onları selamlayın. İşte ön sırada oturan erdemliler hareketinin öncüleri var ya size güzel bir örnek oldular. Şunu da söylüyorum. Onlar sadece kısa bir ara verdiler. Onlar benden daha çok alkışı hak ediyor. Partimizin her kademesinde çalışmaya devam edecekler."

Yoğun bir tempoyla son iki üç hafta içinde, gece gündüz 6223 aday arasından onlar kadar kıymetli 550 adayımızı seçmeye çalıştık. Bu aday adaylarının her biri kıymetliydi. Ben 6223 aday adayımızı da buradan tebrik ediyorum. AK Parti hareketinin ferdi olmak milletvekili olmak kadar önemlidir. Bizler için artık onlar AK Parti kadrolarının neferleridir. Bundan sonra da her biri gönlümüze yazılmıştır. 24’ncü dönemde milletvekilliği yapıp, milli iradeyi ayakta tutan kardeşlerime sesleniyorum. Mesele ‘liste dışı kalmak’ diye bir tabir var. Allah şahittir ki hiçbir kardeşimiz liste dışı değildir. Çünkü onlar gönlümüzün ta derinindedir. Onlar bu davayı omuzlayarak en zor şartlarda, kumpasların, sabotajların olduğu dönemde bu bayrağın davasını yücelttiler. O provokasyonları yapanlar beddua odalarında baş başalar, ama AK Parti kadroları burada, bu vatanda olacaklar.

Genel başkanımızı 2002’de yasaklayanlar, şu anda yargının önünde duramıyorlar. Ama AK Parti kadroları burada. Eğer biz bu topraklar için döktüğümüz terin emeğin karşılığında bu topraklarda bu dava için canımızı feda etmek gerekirse, bu topraklarda feda edeceğiz. Bu topraklar bizim ebedi diyarımızdır. İşte AK Parti kadroları ayaktayken, hiç kimse bir daha milli iradeye kumpas kurmaya cesaret edemeyecek. Şimdi güzel seçim şarkımızı biraz önce dinlediğiniz şarkıya hitaben söylüyorum. Milli iradeyi korumaya var mısın? Kumpas kuranların karşısında ağrı dağı gibi durmaya var mısın?

Reklamcısını Amerika’dan getiren, talimatını yurtdışından alanlara karşı biz bu ülkenin çocuğuyuz demeye var mısın? Beyannamemizde önümüzde 9 yıllık hedeflerimiz var. Seçim beyannamemizin odağında insan onuru vardır. Her bir kardeşimizin insan onuruna yakışır hayat sürmesi için gereken hamleleri yapmaya hazırız. 2002’de birkaç yüz milyon dolara muhtaç bırakılan, 70 centlere muhtaç bırakılan onurlu bir milletin bir daha IMF kapısına gitmemek için, tanklarını toplarını başkalarından hibe alan onurlu bir milletin bir daha kimseden hibe dilenmemesi için güçlü bir Türkiye inşa ediyoruz.

Bu bir inşa beyannamesidir. Açıkladığımız 25 sektörel öncelikli dönüşüm programıyla, üretim stratejileriyle biz büyük Türkiye’ye doğru yürüyoruz. Biz bunları yaparken, CHP HDP MHP neler yapıyor. Kılıçdaroğlu’na sesleniyorum. Bizim seçim beyannamemiz, yeni toplumsal sözleşmemiz karşısında sözünüz nedir? ABD’den ithal alkış propagandalarıyla, kedilerle bu işi çözemezsin. Bizi 13 yıldır dünya alkışlıyor, senin alkışına ihtiyaç yok. Bizim sözümüz söz onlar konuşurlar, derler ki şunu yapacağız bunu yapacağız. Ama onlar konuşur AK Parti yapar.

Kılıçdaroğlu, bizim ABD’den gelecek akıllara ihtiyacımız yok, ecnebi propaganda tekniklerine ihtiyacımız yok. Biz milletle konuşuruz. Ama hakkını yemeyelim, ben buradan kılıçdaroğlu’nu tebrik etmek istiyorum. İlk defa seçim başarısına imza attı. CHP içindeki ön seçimi kazandı ve çok mutlu oldu. Seçim CHP içinde olsa Kılıçdaroğlu hep kazanacak. Ama ne yazık ki 7 haziran milletin seçimi milletin. Onun babayiğitliği nereye kadar biliyor musunuz, yüzde 35’e kadar.

En büyük hedefi yüzde 35. Ben ise sizin bir neferiniz olarak, yüzde 35’i burada telaffuz etmektense bu görevi bırakırdım. Televizyon programında sordular, hedefiniz nedir diye. Yüzde 55 desem, yüzde 45’in gönlüne giremem anlamına gelir. Bizim hedefimiz açıktır, 77 milyonun gönlüne girmek. Kılıçdaroğlu’na söylüyorum, var yüzde 35 hayalleriyle uğraş, bizim hayallerimize yetişemezsin. Kılıçdaroğlu gönlün küçük gönlün. Almıyor milleti.

Onun için onlarca vilayette CHP milletvekili çıkaramıyor. Şimdi gelelim HDP’ye. Hani istanbul’da konuştuğunda barış güvercini, ama ağrı’da terörün sözcüsü HDP ve Demirtaş’a sesleniyorum. Neyseniz mertçe söyleyin. Ama iki yüzlü, üç yüzlü, beş yüzlü siyaseti bırakın. Silahlı baskıyla eğer doğuda kardeşlerimizin oylarını çalarız diye düşünüyorsanız bilin ki o kardeşlerimiz son 13 yıl içinde Türkiye’nin nereden geldiğini biliyor.

Şimdi ağrı’da terör grupları silahlı şekilde alana iniyorlar, vatandaşlarımıza baskı yapıyorlar. Demirtaş bu silahlı teröristlere hiçbir şey söylemiyor, dönüyor bizi bir komplo yapmakla suçluyor. Eğer HDP demokratik bir siyasi partiyse, Demirtaş’ta eş başkanıysa, çıksın ve desin ki seçim kampanyaları süresince hiçbir silahlı baskıyı kabul etmiyoruz desin. Köylere mezralara dönük olarak teröristlerin yaptığı baskı çalışmalarına karşıyız desin.

O zaman demokraside anlaşırız. Ama kadıköy’de barış güvercini olmak, ağrı’da diyarbakır’da eğer burada yüzde 100 şu partiye oy çıkmazsa hesap sorarız diyenlerin yanında olmak iki yüzlülüktür. Ama bilsinler. Biz 6-7 ekim olaylarında dersimizi aldık. Demirtaş aynı hainliği yapmıştı ve insanları isyana teşvik etmişti. Bilsinler ki seçim sandığının güvenliğini sağlayacağız.