Erol Aksoy'un Tepkisi ve Göz Ardı Ettikleri
Aksoy, bankanın içini boşaltarak kamuya verdiği zararın unutulmasını ve zimmet suçunun zaman aşımına uğramasını isterken, Habertürk'ün 2 Temmuz 2014'teki temyiz duruşmasına atıfta bulunarak, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı'nın "Zamanaşımı Yakın" notuyla mahkemeye gönderdiği tebliğnameyi haberleştirmesiyle rahatsız oldu.
Aksoy, internet sitesindeki açıklamasında, "Habertürk Gazetesi'nin aleyhimde manşetten girerek tam sayfa yaptığı, henüz neticelenmemiş bir dava hakkındaki yayınları açıkça mahkemeye baskı yapmak ve adil yargılamaya mani olmaktır, suçtur" dedi. Ancak, İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi'nin kendisini 543 milyon TL'yi zimmetine geçirmekten 12.5 yıl hapis cezasına çarptırdığını görmezden geldi.
Geçmişten Hatırlatmalar
Aksoy, İktisat Bankası'na el konulduğu 2001 yılından bu yana geçen 13 yılda, birçok gazetecinin İktisat'taki hortumlama ile ilgili yazdığı yazıları da görmezden geldi. İşte o yazılardan bazıları:
- 14 Haziran 2003 - Vatan Gazetesi / Güngör Mengi: Erol Aksoy'un, BDDK'nın o günkü başkanı Zekeriya Temizel'in himayesinde, grubuna ait Trade Deposit Bank ile İktisat Malta Şubesi'ni birleştirerek, İktisat Bankası'na el konulunca off-shore borçlarını devletin borcu haline getirdiği ve devleti 251 milyon dolar zarara uğrattığı iddia edildi.
- 15 Aralık 2001 - Sabah Gazetesi / İlker Sarıer: Zekeriya Temizel'in, Erol Aksoy'a 250 milyon dolarlık kıyak yaptığı, İktisat Bankası'na "Kıbrıs'taki Deposit Bank'ın açıklarını İktisat'a devret, o pisliği temizle!" tavsiyesinde bulunduğu ve Aksoy'un da off-shore açıklarını İktisat'a devrederek cezai sorumluluktan kurtulduğu belirtildi.
- 17 Ağustos 2004 - Hürriyet Gazetesi / Serhan Yedig: İktisat Bankası'nın off-shore kuruluşu Trade and Deposit Bank'ta, saygın kişi ve kurumların adı kullanılarak soygun yapıldığı, savcılığın yaptığı incelemede, hesaplarda adı geçen kişi ve kurumların bu işlemlerden haberinin olmadığı tespit edildi.
Milyarlık Borç ve Aile İçi Sorunlar
Batık bankaların kamuya maliyeti 112 milyar dolar, dönen ise sadece 7.2 milyar dolar. Erol Aksoy, 1.2 milyar dolarlık anapara borcunun sadece yüzde 20'sini ödeyerek, batık bankacılar arasında borcunu en az ödeyenlerden biri oldu.
Aksoy, sadece kamuyu zarara uğratmakla kalmadı, aile üyelerini de zor durumda bıraktı. Eşi İnci Aksoy, İktisat Bankası'nda yönetim kurulu üyesi olduğu için 9 yıl hapis ve 250 milyon TL para cezasına çarptırıldı. Kızı Eda Aksoy ise, 6 yaşındayken İktisat Bankası'na ortak edilerek küçük yaşında kamu borçlusu haline getirildi.
Eda Aksoy, 2010 yılında mahkemeye başvurarak, banka ortağı olduğunda reşit olmadığını ve babasının kendisini kullandığını iddia etti. Ayrıca, babasının TMSF ile yaptığı protokol hükümlerine uymadığı için borçlular arasına girdiğini ve ABD'de öğrenciyken babaannesinden kalan altınlarının haczedildiğini belirtti.
Sonuç
Erol Aksoy'un İktisat Bankası skandalı, Habertürk'ün "Batık Bankalar" dosyasıyla yeniden gündeme geldi. Aksoy'un tepkisi ve geçmişteki olaylara dair hatırlatmalar, bu skandalın hala kapanmadığını ve kamuoyunun hafızasında tazeliğini koruduğunu gösteriyor.