Çorlu CHP İlçe Başkanı Cüneyt Akar; Değerli Çorlu halkı kıymetli basın mensupları; sizleri sevgi ve saygıyla selamlıyorum. İnsan varlığının ve gelişiminin en önemli öncelikli sorunları eğitim ve sağlıktır. Ne yazık ki Çorlu halkı 20 yıllık Akp iktidarı döneminde bu hayati ve öncelikli konularda mağdur edilmiştir. Bu sorunlar son yıllarda içinden çıkılmaz hale gelip iyice artmıştır. İlçemizde son 3 yılda yaklaşık 16 okul deprem yönetmeliğine uymadığı için yıkılmak zorunda kalmış, 12 okulda ise güçlendirme yapılmasına karar verilmiştir. Yıkım ve güçlendirme kararı alınan binaların çoğu ise 99 depremi gibi önümüzde acı bir gerçek varken, ders alınmayıp deprem sonrası sağlam yapılmayan okul binalarıdır.

Bunlar kimlere yaptırılmış? Denetlemeler yapılmış mı? Kamu zararı var mı? Ayrıca araştırılması gereken konulardır. Bizim ise önceliğimiz okulların yıkılmasıyla öğrencilerimizin evlerinden uzak okullara gitmesi, eğitim şartları sayı olarak uygun olmayan sınıflarda okumaları, sabahın erken saatlerinde ve hava karardıktan sonra eve gitmeleri, ayrıca ailelerin çektiği stres ve çilenin yanında trafik ve güvenlik açısından birçok sorun doğuran ikili öğretimdir. Son günlerde tarafımıza ulaşan bir başka sorun ise öğrencilerin adrese dayalı sisteme göre kayıt yaptırdıkları okulların son hafta değiştirilmesi konusu. Bu durumdan dolayı öğrenciler ve aileleri maddi ve manevi olarak mağdur olmuşlardır.

Okulların yıkılıp yapılması ve güçlendirilme çalışmaları , pandemi döneminde okullar kapalı iken yapılmaması ,eğitim sisteminin yönetilemediğinin kanıtıdır. Yıkılan okulları yapacak kaynak yok denilirse o zaman verilecek cevap çorlu halkı vergi vermekte ilk 10 içindeyken devletten hizmet alımında ise 76. sıradayız, vergi buradan toplanıyor, hizmet başka bölgelere yapılıyor. Çorlu’lu bir vatandaş kişi başı 100 TL vergi verirken karşılığında 2 TL 40 kuruş hizmet alıyor. Bu konuda anladık ki; adalet sağlanamıyor, o zaman Çorlu halkına ait milli emlak adına kayıtlı arazilerin TOKİ’ye devredilmeyip milli emlak üzerinden satışını sağlayın. Bu araziler milli emlak üzerinden satılmış olsa elde edilen gelirin %30’u Çorlu Belediyesi’ne verilecek dolayısıyla çorlu halkına hizmet olarak geri gelecek. Ne yazık ki bu araziler TOKİ üzerinden satılarak ticari bir kurummuş gibi sermaye yapılıyor.

En son ihaleye çıkarılan arazilerin değeri yaklaşık 480 milyon ve son yıllarda ise 1 milyarın üzerinde satış yapılmıştır. Çorlu’da TOKİ’nin sadece bir bölgede yaptığı proje 760 konut 35 dükkan 1 avm ve sosyal tesis, toplamda ise 1.000’i geçen konut yanı sıra dükkan ve sosyal tesistir.

Soruyorum şimdi, bu kadar binaya yerleşecek vatandaş için kaç okul yaptınız? Çorlu’da 6 ay gibi kısa bir sürede yüksek maliyetli projeleri hayata geçiren TOKİ Çorlu’ya sadece bu sene içinde 2 okul yaptı. Iş ticarete gelince 1.000 konut yapan TOKİ isterse 1 sene içinde 15’i bırak 100 okul yapar, tabi ki yapmak isterse.

Ali paşa ilkokulu yıkılıyor, Çorlu ortaokulunun yeni yapılan kısmı yıkıldı, Mehmetçik ilkokulunun eski binası yıkıldı. Bütün bu bölgelerin kesiştiği halkımız için önemli bir arazi var, çardaklı askeri lojmanların yıkıldığı yaklaşık 10 dekarlık bir arazi. Burası nusratiye, kazımiye, kemalettin mahallelerinin kesiştiği çok önemli bir nokta, bu araziyi askeri alandan çıkarıp, ticari alan uygulaması yapıp toki’ye satılması için devrettiler. Bu alana bölge halkının ihtiyacını karşılayacak kapasitede bir okul yapılması zorunlu ihtiyaçtır.

Erdinç Keskin: "Halkın iradesinden başka güç yoktur" Erdinç Keskin: "Halkın iradesinden başka güç yoktur"

Konunun ilk günden bu yana ilçe örgütümüz, milletvekillerimiz ve belediye başkanımızla takipçisiyiz. Gerekli itirazlar mahkemelerimize yapılmıştır.

Çorlu’da yıkılan okullar hayırsever aranmadan, beklenmeden acilen çorlu halkından alınan değerlerin karşılığı olarak yapılmalı. Çorlu’da eğitim sorunu bitene kadar mücadelemiz devam edecektir.

Geçelim diğer bir konuya;

Çorlu’nun farklı yerlerinde yaşayan semt sakinlerimizden uzun zamandan beri özellikle geceleri kimyasal bir koku aldıklarına dair çok yoğun şikayetler alıyoruz. Bu koku evlerin içine kadar girip, nefes almalarını zorlaştıracak kadar yoğun bir koku. Kokunun, rüzgarında etkisiyle, belli bir operasyon ya da aktiviteye bağlı olarak şehrin kuzeyinde bulunan endüstriyel tesislerden kaynaklandığı artık halkımız tarafından tespit edilebilir duruma gelmiştir. Koder’in sonuçlarına bakıldığında ise kokunun özellikle cuma, cumartesi gibi hafta sonuna denk gelen zamanlarda, saat itibariyle ise gece saatlerinde yoğun olduğunu görüyoruz. Yani denetim mekanizmasının en zayıf olduğu zaman dilimi… Bu da bize tesadüften daha öte bir durum olduğunu gösteriyor. Halkımız bu kokudan doğal olarak endişe ve rahatsızlık duymaktadır. Vatandaşlarımızın öncelikle bilmesi gereken; bu konunun ilgilisi, yetkilisi, sorumluluğu tamamen çevre şehircilik ve iklim değişikliği bakanlığındadır. İlgili müdürlüğün bu konuda denetimleri yapmaları, gerekli yaptırım ve cezaları acilen uygulamaları yerel yönetimlere de bu konuda bilgi vermeleri önemli ve kaçınılmazdır.

Bugün halkımız parklarda otururken, alışveriş yaparken bu konuyu konuşuyor. İnsanlar sosyal medya paylaşımlarında bağıra bağıra koku var ölüyoruz diyor. Çorlu gibi büyük bir şehrin bunca şikayete, bunca haykırışa rağmen hala böyle bir kokuya maruz kalması ise hayret vericidir. Bu kimyasal deşarj yapan firmalar, bu cüretkarlıklarını kime ve neye borçlular merak ediyoruz. Bunun araştırılmasını, açıklanmasını ve gerekli cezaların artık verilmesini istiyoruz. Bu sorun hepimizin sorunu… bu şehirde yaşayan kadın, erkek, çocuk herkes aynı havayı soluyor. Buradan yetkilileri görevlerini yapmaya davet ediyoruz. Hiçbir rant, hiçbir ekonomik çıkar, insan sağlığından daha mühim olamaz! bu konunun zarar görenleri olarak birlikte hareket etmeliyiz. Bizler takipçisiyiz ve takipçisi olmaya da devam edeceğiz. Ve diyoruz ki bu sorunların çözülmesi için artık Çorlu’nun il olması kaçınılmazdır.

Değerli basın mensupları burada bizlerle beraber olup Çorlu’nun sorunlarını dile getirmemize vesile olduğunuz için size teşekkür ediyoruz.