Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Belçika'da düzenlenen Gençlik Buluşması'nda konuştu. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez'in makam aracı hakkında konuşan Erdoğan, şunları söyledi;

HABERİM OLSA ARABAYI VERME DERDİM
Çıkmışlar, Diyanet İşleri Başkanı'nın arabasıyla uğraşıyorlar. Kusura bakmasın Diyanet İşleri Başkanım, eğer benim haberim olsa ben derdim ki, 'Sakın bu arabayı verme.' O makam, bu tür bir arabaya fazlasıyla layık."

Dilin önemine vurguda bulunan Erdoğan, şunları söyledi;

DİLİMİZİ KAYBEDERSEK DİĞER DEĞERLERİMİZE SAHİP ÇIKAMAYIZ
"Dilimizi kaybedersek diğer değerlerimize sahip çıkamayız. Burada çok hassas olmamız lazım. Anadiliniz unutmayın düşündüğünüz dildir. Çocuklarınıza en önce Türkçe öğretecek sonra yaşadığımız bölgedeki dili en az onun kadar öğrenmesini sağlayacağız. Artık hiçbir çocuğumuz kendisini bu coğrafyada yabancı olarak görmesin. Dilinize, inancınıza, kültürünüze sahip çıktığınız sürece herkesin size saygı duyduğunu göreceksiniz.

DİYANET GEREKEN CEVABI VERDİ
Belçika toplumunun asli parçası olduğunu kabul edeceksiniz sonra da göreceksiniz herkes bunu kabul edecek. Avrupa'nın hiçbir yerinde başı öne eğik kardeşimi görmek istemiyorum.  "Anadolu'da Diyanet tarafından hazırlanan Kürtçe Kur-an'ı Kerim'i gösterdim. HDP Eş Başkanı ne dese “Diyanet 1 tane Kürtçe baskı yaptı gönderdi' Diyanet gerekli cevabı verdi. Diyanet İşleri Başkanlığı Ermenice Kur-an'ı meali hazırladı.

KONUŞMA HÜRRİYETİMİ SİZE YEDİRMEM
Ne yaparsanız yapın meydanlarda konuşma hürriyetimi size yedirmem. Alışılmış cumhurbaşkanı olmayacağım. Ben çıkıp yan gelip yatamam. Tüm partilere eşit mesafedeyim. Gönlümde yatan aslan elbette var. Taraf derseniz tarafım. Milletin tarafıyım."